Son Dakika
Okul Müdürü Sayın; Hasan Basri HASKUL
1972 yılında Adıyaman doğumluyum. İlkokulu Malatya Karaköy ilkokulunda, ortaokulu ve lise öğrenimimi Bahçebaşı Ortaokulu ve Lisesinde tamamladım. 1998 yılında İnönü Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun oldum. Aynı yılın ekim ayında Mersin’e Rehber Öğretmen olarak atandım. Mersin’de çeşitli okullarda 5 yıl çalıştıktan sonra 2003 yılında Malatya’da görev yapmaya başladım. Sırasıyla, Malatya Kubilay Lisesi, Metim Emiroğlu Lisesi Rehber Öğretmen olarak çalıştım. 2012 Şubat ayında Kamu Görevlileri Anaokulu’na Müdür Yardımcısı olarak atandım. Şu anda Okul Müdür Vekili olarak görevime devam etmekteyim.
Okulumuz Malatya Eski Valilerinden Sayın Halil İbrahim DAŞÖZ’ün başlattığı “91000 Dev Öğrenci Projesi” kapsamında o dönemde kamuda çalışanlarının gönüllü yardımları ile 2007 yılında temelleri atılmış 2008 Mayıs ayın da Malatya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim edilmiştir. Kamu Görevlileri adını da kamuda çalışanlara ve katkısı olanlara teşekkür ve jest olarak almıştır. Okulumuzun resmi açılışı 2007-2008 eğitim öğretim yılı 30 Mayıs günü yapılmıştır. Okulumuz 100 öğrenci ile eğitime başlamış olup, şu an 213 öğrenci ile 4 derslik ve 8 şube ile eğitim öğretime devam etmektedir.
İyi bir öğretmen bence, kendisine ve öğrencilerine daha faydalı olabilmek için araştırma içinde olan faydalı bir şey bulduğunda da kendisine göre uyarlayan kişidir. Özellikle anaokulu ve ilkokullarda öğrencilerini anlatılan dersin, konunun içine çekip, adeta drama sanatıyla dikkatlerini toparlayıp, dersi daha iyi bir şekilde kavramalarını sağlayan iyi bir tiyatro oyuncusu gibi olmalıdır.
Bence iyi-kötü öğrenci ayrımı yapılmaksızın her öğrenciyi iyi kabullenmek gerekir. İyi öğrenci olarak kabullenilirse daha faydalı olunacağı kanaatindeyim.
İlme saygısı olan, gelecekte ilim adamı olmayı arzulayan ve toplumda sahip olduğu güzel fikirleri ile yer edinmek isteyen öğrencilerin her şeyden önce okudukları derslerine, öğretmenlerine, ailesine, bayrağına, vatanına ve milletine kısacası mili ve manevi değerlerini özümsemiş, kendisiyle ve yaşamış olduğu toplum ile barışık bir fert olmalıdır.
Çocukların başarılı bir eğitimden öğrendiklerini hayatlarına ne kadar taşıdıkları önemlidir. En önemlisi de öğretmenler olarak bizler öğrencilerimize ne kadar ulaşmayı başarabiliyoruz. Bunun yanında başarılı bir öğretmenin, mizah duygusu gelişmiştir, başarı iltifata tabidir ilkesinden hareketle öğrencisine içtenlikle övgüde bulunarak olumlu yönde motivesini sağlar, anne babalar ile iletişim kurabilmeli, öğrencilerinin ihtiyaçlarına adapte olur ihtiyacını gidermeye yönelik çalışmalar yapar ve kendi alanlarında uzman olmalıdırlar.
En başta eğitimin kaliteli olabilmesi için, eğitimci olarak çalışan bizlerin bu işe gönül verip fedakârlıkta bulunmamız gerekir. Bununla birlikte öğretmenlerimizin, eğitim yöneticilerimiz tarafından olumlu yönde motive edilmesi gerekir. Bana göre, eğitim müfredatımız genel olarak çok yoğun, öğrencilerimiz ise bu yoğunlukta kapasitelerini fazlasıyla zorluyorlar. Öğrencilerimiz bu yoğun tempoda serbest zaman bulamıyorlar dolayısıyla zamanlarını büyük bir çoğunluğunu ders yükü altında geçirmek zorunda kalıyorlar. Halbuki müfredatımız hafifletilebilse, öğrenmenin de temel ilkesi olan zamana yayarak öğrenmenin daha iyi pekiştirilebileceğini ve serbest zamanlarında da kişisel gelişimlerine yönelik sosyal aktivitelerde bulunmaları daha sağlıklı özgüveni yüksek bilgiyi özümseyerek pratiğe dökebilen sağlıklı nesiller yetiştir bu durum eğitimde kalite ve verimliliğin yakalanmış olduğunu gösterir. Biz okul olarak bu anlayışta olduğumuz için, öğrencilerimizi ve velilerimizi ödev yükü ile karşı karşıya bırakmıyoruz. Özellikle anaokulu öğrencilerinin henüz oyun döneminde olduklarının farkınayız ve velilerimizin de aynı anlayışı kazanmalarını sağlamaya ve farkındalıklarının arttırmaya gayret ediyoruz.
Eğitim ve öğretimde herhangi bir şeyi değiştirme imkanınız olsaydı öncelikle ikili eğitimi kaldırırdım ancak, şartlarımız şu anda buna uygun değildir. Tekli eğitime geçişin sağlanması için en az bu kadar daha binanın olması gerekir. İkinci olarak ders saatlerinin sürelerini kısaltır teneffüsleri uzatarak öğrencilerin sosyalleşmeleri için zaman olarak imkan sağlamaya çalışırdım. Gerçek öğrenmeyi zamana yayarak gerçekleştirmeye çalışırdım. Üçüncü olarak, sınav odaklıdan ziyade herkesin yeteneklerine uygun yönlendirmeler yapılabilir.
Doğrusunu isterseniz bu söze katıldığımı söyleyemem. Çünkü eğitim, kişide öğrenme yaşantıları yoluyla istendik davranış değişikleri oluşturma sürecidir. Bu doğrultuda kaliteli bir eğitim süreciyle ideal bir öğretmen yetiştirilebilir. Yurt dışında farklı ülkelerin öğretmen yetiştirme süreçleri incelendiğinde teorinin yanında pratiğe de daha çok ağırlık verildiği görülmektedir.
Öncelikle okulumuzu tanımak ve tanıtmak için geldiğiniz için teşekkür ederim. Genel itibariyle, gözlemlediğim kadarıyla ve tecrübelerime dayanarak öğrencilerimizin gelecek adına bir hedef belirlemelerini tavsiye ederim. Kendilerine uygun meslekler seçerek bir hayat boyu mutlu olmalarını dilerim. Unutulmamalıdır ki; kişi sevdiği işi yaptığı müddetçe mutlu olur. Velilerimize ise şunu hatırlatmak isterim; çocuklarımızı oldukları gibi kabullenmemiz gerekir. Kesinlikle kıyaslama yapılmamalıdır. Unutmayınız ki; Kıyaslama reddetmektir. Çocuklarınız ile aranızda olan iletişimi koparabilir ve sıkıntılı bir süreç yaşayabiliriniz, eğer kıyaslama yapmak isterseniz çocuğunuzun önceki durumu ile mevcut durumu arasında kıyaslama yapılabilir. Son olarak da çocuklarımıza kendilerini ifade etmelerine fırsat verelim. Kendisini ifade eden bir bireyin topluma da faydasının yüksek olacağı kanaatindeyim.
2017 yılının ülkemize huzur, barış, birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içinde yaşanılan bir yıl olmasını temenni ederim. Savaşların olmadığı, kardeş kanının akmadığı zulümlerin sona erip barış içinde yaşanılası bir dünya olması dileklerimle.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.